Her yeniden örgütlenme veya inşa başlangıç prensiplerine matuftur; Ziya Gökalp, çağının miras aldığı buhranlarıyla hem muhayyilede hemhal olmuş hem de yerelin sancılı mücadelelerinde bilfiil onların etkilerine tanık olmuş bir kurucu düşünür olarak buhran döneminin çıkış arayışını bir iradeye taşıyan müstesna bir şahsiyettir. Onun mücadelesi Erol Güngör’ün ifadesiyle bir esaslar tanımlama mücadelesidir; o muasır medeniyete giden yolun güzergâh ve gereklerini tasvir ettiği gibi muasır ve güçlü bir devletin nasıl inşa edileceğine dair de sorgulamalar yapar. Kendi biyografisinde yaşadığı kırılmalar, aynı zamanda dönemin toplumlarının yaşadığı buhranlarla birlikte işleyen bir tarih gergefi sergilediği gibi yeni toplum tipinin oluşum sancılarını da temsil eder. Modern bir ulus haline gelebilmenin imkân ve araçları tartışılırken Türk milliyetçiliği odaklı bir ulus devlet sistematiği içinde formülleştirmelerle Cumhuriyet’in fikrî inşasında en temel misyonu yüklenen önemli bir şahsiyettir Ziya Gökalp.

Güçlü toplumsal değerlendirmeler ve dirençli tarihsel analizler ancak kendi asrının ötesine hitap edebilen sıra dışı düşünürlerin dimağlarında varlık bulur. Gökalp, eski dünyanın politik ve toplumsal örgütlenmelerinin dönüştüğü ve yeni bir asrî niteliğin hâkim olduğu zor bir (savaş ve buhran) zamanda zamanının ötesine bakmayı başaran ender düşünürlerden olduğu için 21. yüzyılın şafağında beliren toplumsal ve siyasal dönüşüm ortamına da, yani cari asra da hitabı olan bir düşünürdür. Onun asra hitabı esaslar ve ilkeler üzerinden işleyen çağ okumasına dayandığı için dirençli ve süreğen bir yapı ortaya koyar. Toplumsal hareketlilik ve değişimin yoğun olduğu dönemindeki model ve istikrar arayışları, günün küresel dünyasındaki istikrarsızlık ve dinamizm ortamında bir okuma referansı olarak güncelliğini korumaktadır. Asra hitap eden güçlü bir analizin vefatının yüzüncü yılında kendisini anma ve düşüncelerini tartışma amacıyla yapılan bu sempozyumda esasen bir çağı okuma çabası sergilenmeye çalışılacaktır.

Alanında uzman ve Gökalp’in düşünce dünyasını ve yöntemini dikkatle irdeleyen akademisyenlerin katılımıyla düzenlenen bu sempozyum, sosyoloji ve tarih disiplini başta olmak üzere onun bir sosyolog ve mütefekkir olarak ortaya koyduğu fikir ve yöntemler ele alınarak hem akademik camiaya bilimsel tartışmalarla katkı hem de genç nesillere Türk düşüncesinin birikim ve muhakemesini aktarma amacı sergilemektedir.

Düzenleme Kurulu